10 Kasım 2022 Perşembe
Henüz ortaokulda Atatürk’ün resmini indirmeye çalışan İngiliz okul müdürünü sınıf arkadaşın Ahmet Munis Beyle pencereden karga tulumba attın. Daha o yaşlarında gözü kara bir Türk Milliyetçisi, inanmış bir dava eriydin.
…
60’lar. Ülkenin buhranlı dönemi Amerika’nın iliklerimize kadar işlediği dönemde dönemin Kudretli Albayıydın. Türk ordusunda ihtilalin milli rol üstlenmesi gerektiğini söyleyen, sonra ihtilalin amacından saptığını belirten doğruları haykırmaktan hiç yılmayan; içinde Muzaffer Özdağ’ın, Dündar Taşer gibi isimlerinde bulunduğu 14’ler grubunun lideriydin.
…
Tasfiye edildin. Sürgüne gönderildin. Hindistan’dayken vatan hasretin mektuplarınla dile geldi. Orada bile hep Türk Milleti’ni düşündün Türk Dünyasından liderlerle hep mektuplaştın. Orta Asya’daki mücadelelere fikren destek verdin. Seni sürgüne gönderen ihtilal komitesine, Cemal Gürsel’e uyarılarda bulunarak Adnan Menderes’in asılmasının doğru bir karar olmadığını vurguladın. Tek derdin ülke, milletti. Vatan aşkıyla, özlemiyle yanıyordun.
…
80’ler. Ezan dinmesin, Bayrak inmesin diyerek mücadeleye başladın, Kutlu davanın YOLBAŞÇISI oldun.
Zor zamanlardan geçtin. Dedin ki; “Çoğu Zaman Rüyama Girerler. Sanki Geçit Resmi Yapar Gibi Gözlerimin Önünden Geçerler. Oruç Reis ile Kolkola Yürür Yusuf İmamoğlu, Dursun Önkuzu, Süleyman Özmen, Erdem Arabacı, Ercüment Yahnici Ve Gün Sazak Gibi Şehitler…
Uykularım Kaçar. Kalkar Cenab-ı Hakka Sığınır, Ruhları İçin Dualar Okurum. Ercüment’im Gelir Aklıma Mezar Bile Dar Gelmişti Yavruma, Mezara Sığmamıştı. Onların Ruhları Bizim Varlığımızın Teminatıdır. Allah (c.c) Hepsinden Razı Olsun, Mekanları Cennet Olsun.” Bu duygularla yetiştirdiğin evlatlarının Ülkücü Hareket’in babası oldun.
…
Arada Türk Federasyonlarının davetine giderdin Avrupa’ya. Duygulanırdın oradaki gurbetçi kardeşlerinin teşkilatlanmasıyla, vatan özlemiyle birlik içinde yaptıklarından. Yine bir gezide senin için ayrılan odada sabah namazını cemaatle kılmak için rahmetli Muhsin Paksoy’u bekledin. “Kıyamadım uyandırmadım, ama az daha gecikseydin mecbur kaldıracaktım” diyip arkasında saf tuttun. Muhsin Hoca bunları gözyaşlarıyla anlatırken senin için bir iman eri Alperendi dedi.
…
Turan yurdunun büyük kalelerinden Azerbaycan’dasın. Kardeşin kandaşın Ebulfeyz Elçibey ile Azatlık meydanında haykırırken Turan’ın Ulu Hakanısın.
…
Çok severdin Erciyes’i. 3 Hilalli tuğunu kaldırdığında obanın Kağan’ı, Şad’ı olurdun o zafer günlerinde.
….
Kara gün. 4 Nisan’da dahi katıldığın nişan töreninde otelin merdivenlerini çıkarken dahi hızlıca 2 şer merdiveni bir atlayarak çıktın. Yaşına aldırmadın dinçtin, uyuşukluğu hiç sevmedin.
Konan göçer, doğan güneş batar misali ayakta bir çınar misali uçmağa vardın. Ulu bir çınar oldun, fikirlerinle dimdik ayaktaydın.
Hala fikirlerinin gölgesindeyiz, dokuz ışıkla önümüzü aydınlatırız. Hala evladın, hala askerin…
Çünkü sen Başbuğ oldun.
Başbuğlar Ölmez.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.